gurkan.altmisdort @ havadis.at

912 pozitif vaka ve 7 kişi yoğun bakımda, olsun hafta sonu İsviçre’de düğünümüz var!

Sevgili takipçilerimiz, yazacağım satırlar sizleri kızdırabilir ve hatta haddimi aştığımı düşündürebilir. Ancak geldiğimiz şu son durumda birilerinin çıkıp ‘Kral çıplak’ demesi lazım.

Nerden çıktığı, kimlerin hangi amaçla yaydığından ziyade, eğer yaşayıp görürsek ilerde çocuklarımıza, torunlarımıza anlatacağımız, belkide çağın en büyük vebası olan Korona virüsü gerçeğiyle karşı karşıyayız. Gerek Anavatan Türkiye‘de gerekse yaşadığımız ülkede binlerce insanı zor duruma sokan ve hatta ölümlerle sonuçlanan bu veba ile ilgili bizlerinde bazı sorumluluklarımız olduğunun bilincinde olmalıyız artık. Devlet tarafından açıklanan önlemlerin bizlerin sağlığı ve bu vebanın kontrol altında tutulabilmesi için olduğunu unutmamalıyız.

Açıklanan önlem ve yasakları nasıl delerizden ziyade, bu zor süreçte birey olarak üzerimize düşen görevlerin bilincinde olmalıyız.

Yerel medyada özellikle Türk kökenli vatandaşlar hakkında yapılan algı içerikli haberleri sürekli takip edip, aksini ispat edici haberler yapmaya ve bu algıyı kırmaya özen göstermekteyiz.

Ancak, Pazartesi günü itibariyle bir yerel medyada yayınlanan ve aktif vakaların çoğunun göçmen kökenli vatandaşlarca olduğu haberi ile ilgili yapmış olduğumuz araştırmalar ne yazıkki bunun gerçeklik payının olduğunu gösterdi bizlere.

Yetkililer, Vorarlberg eyaletinde ikamet eden ve düğün merasimlerini yapmak için, komşu ülke İsviçre’ye akın eden insanlarımızdan haberdar. Ne yazıkki şu an için bir yaptırım gücü olmasada ilerleyen günlerde bu düğünlerin iptali söz konusu. Peki ama buna gerek varmı? Sınırın ötesinde yapılan düğünlerimiz de çekilen görüntüleri sosyal paylaşım sitelerinde paylaşan arkadaşlarımız, dostlarımız adeta virüsü halay başı yapmış, ölümle halay çekiyorlar. Kimseyi kınamak, rencide etmek haddim değil. Ancak, ilerde torunlarımıza, çocuklarımıza virüs aramızda kol gezerken biz halay çekiyorduk mu diyeceğiz?
Kendimizi olduğu kadar, ailelerimizi, yakınlarımızı, birlikte çalıştığımız iş arkadaşlarımızı tehlikeye atmaya hakkımız varmı?

Tabiki olay bizim düğünlerimiz ile bitmiyor. Tabiki yerel halk’ta sorumsuz korona partileri düzenleyen bilinçsiz insanlar mevcut. Ancak birinin parmağınla diğerini göstermesinin kimseye faydası yok. Herkes, her birey kendinden olduğu kadar birlikte yaşadığı insanlardan da sorumlu. Herkes kendi kapısının önünü süpürürse biryerlerden başlamış oluruz. Yoksa bu virüs daha çok canımızı yakar.

Selam ve dua ile