Seçim dönemleri yaklaştıkça, çeşitli partilerden Türk kökenli adayların STK’lar, dernekler ve camilere olan ziyaretlerinin yoğunlaştığına şahit oluyoruz. Bu durum, daha önce de vurguladığım bir konu: Camilerimize siyaseti sokmayalım. Camiler, manevi huzurun ve dini ibadetlerin yaşandığı kutsal mekanlardır. Siyasi çıkarların bu mekanlarda yeri yoktur. Ancak son zamanlarda gözlemlediğim üzere, bazı adaylar kişisel menfaatlerini gözeterek bu uyarıları göz ardı ediyor.
Özellikle cami tüzüğünde siyasetin kesinlikle yasak olduğunu belirten cami yönetimleri, bu adayların camilere gelerek propaganda yapmasına göz yumar hale geldi. Bu durum, sadece manevi değerlerimizi değil, aynı zamanda toplumun birlik ve beraberliğini de tehlikeye atıyor. Camilerimizi bu amaçla kullanan yöneticilere karşı, bağlı oldukları en üst mercilere denetleme talebimi ilettim.
Ancak bu süreçte, camilerimize gelen ve "bizden biri" olduğunu iddia eden bu adaylara karşı seçmenlerin bazı soruları sorması gerektiğini düşünüyorum. Adayların sadece kimliklerine değil, topluma olan hizmet anlayışlarına ve temsil ettikleri değerlere dikkat edilmelidir.
Sorgulamak, bilinçli bir vatandaş olmanın en temel görevlerinden biridir. Siyasi adaylar, toplumun menfaatlerine hizmet etmekle yükümlüdür, kişisel çıkarlarına değil. Seçim sürecinde, sadece vaatlere değil, adayların tutumlarına, geçmişlerine ve temsil ettikleri değerlere odaklanın. Unutmayalım ki, sadece bizi temsil ettiğini iddia eden değil, gerçekten topluma fayda sağlayacak adayları seçmek hepimizin sorumluluğudur.
Bu adaylara sorulacak sorular, adayların temsil ettikleri partilerin geçmişteki politikalarını ve toplumumuza yönelik tutumlarını daha iyi anlamamıza yardımcı olacaktır. İşte bu doğrultuda sorulması gereken sorular:
1. Müslüman Haritası Konusu: Adayı olduğunuz partinin, Müslümanları fişlemek amacıyla hazırladığı iddia edilen sözde "Müslüman Haritası" hakkında ne düşünüyorsunuz? Bu uygulamanın toplumdaki Müslüman bireyler üzerinde yarattığı güvenlik endişeleri ve ayrımcılık riskleri hakkında nasıl bir tutum sergiliyorsunuz?
2. Camilere Yapılan WEGA Baskınları: Partinizin geçmişte Müslüman camilerinin denetlenmesi için verdiği önerge sonrası, WEGA tarafından camilere yapılan silahlı baskınlar gerçekleşti. Bu olaylar hakkında ne düşünüyorsunuz ve bu tür baskıların toplumsal huzura etkileri konusunda görüşleriniz nelerdir?
3. PKK Önergesi: Partinizin geçmişte Avusturya ve Avrupa’da terör örgütü olarak tanınan PKK’nın terör listesinden çıkarılması için verdiği önerge hakkında ne düşünüyorsunuz? Müslüman toplumu üzerinde ciddi etkileri olan bu tür adımları nasıl değerlendiriyorsunuz?
4. Eşcinsellik ve Evlilik Yasası: Adayı olduğunuz partinin, eşcinsellerin evlenebilmesi için verdiği önerge ile ilgili düşünceleriniz nelerdir? Müslüman toplumun bu konuda sahip olduğu değerlerle partinizin politikaları arasındaki bu çelişki hakkında nasıl bir tutum sergiliyorsunuz?
Bu sorular, adayların sadece kimliklerine değil, partilerinin politikaları ve toplumumuza olan yaklaşımları hakkında açık ve net bir tutum sergilemelerini sağlayacaktır. Seçmenler olarak, bizi temsil etmeyi iddia edenlerin sadece kim olduklarına değil, neyi savunduklarına ve topluma nasıl hizmet ettiklerine dikkat etmeliyiz.
Saygılarımla,
Gürkan Altmışdört