gurkan.altmisdort @ havadis.at

Farklılıkları temsil eden gökkuşağı bayrağı Avusturya’da farklı amaçlar için kullanılıyor. Sözde ileri görüşlü, entel ve farklılıklara açık oluşu simgeleyen farklı tonlardaki bayrak Avusturya ve bir çok Avrupa ülkesinde sadece cinsel tercihi farklı olan kişileri sembolize ediyor.

Cinsi tercihi farklı olan insanlara kapılarının sonuna kadar açık olduğunu belirten Avusturya ve Avusturyalı siyasiler, farklı ırk ve dine mensup insanlara nedense tahammül gösteremiyor. Yani anlayacağınız, ülkedeki eşcinseller kadar değerimiz yok.

Her fırsatta Avusturya ve hristiyanlık dinine saygı gösterilmediğini ve bu değerlerin ülkede yaşayan azınlık topluluklar tarafından benimsenmediğinden yakınan siyasiler, bağlı bulundukları hristiyan dininin, katolik mezhebinin merkezi olan Vatikan’ın en üst kademesindeki Papa Franziskus’un, eşcinsellerin hristiyan dinince kutsanamayacağını söylemesi ile adeta kendi içerlerinde çelişkiye düştüler. Öyleki, Avusturya genelinde Vatikan’a bağlı bir çok kilise, Papa’nın açıklamasına karşı duruş sergileyerek kiliselere gökkuşağı bayrağı astılar.

Kimsenin cinsel tercihini sorgulamak haddim değil. Bu kişileri yargılamak gibi bir vasfımda yok. Ancak, yetişmekte olan genç nesile bazı şeylerin empoze edilmesi ve normalmiş gibi gösterilmesi çok manidar. Yolda yürürken, bir kilisenin önünde asılı gökkuşağı bayrağını soran sekiz yaşındaki çocuğuma bunu nasıl açıklarım? Farklılığı temsil ediyor ama bizi kabul etmiyorlar desem ne kadar inandırıcı olur, çocuğumu bu konuda nasıl ikna ederim. Çok değil, bundan 5-10 sene evvel, cinsel tercihinin farklı olduğunu açıklamakta zorlanan kişiler nasıl linç ediliyorsa, bugün bunun yanlış bir eğilim olduğunu düşünen kişiler, düşüncelerini belirtirken aynı şekilde linç ediliyor. Bu hususta farklı görüşte olduğunu belirten bir kişi hemen, gerici, mağara adamı vs. gibi ithamlarla karşılaşıyor.

10-20 sene öncesine kadar, bir hastalık bir psikolojik bozukluk olarak tanımlanan eşcinsellik bugün normal olarak görülüyor ve bu şekilde genç nesile empoze ediliyor. Peki, bugün sapıklık, hastalık, psikolojik bozukluk olarak görünen sapkınlıklar, çocuk istismarları 10-20 sene sonra yine normalmiş gibi görülmeye başlanırsa ne olacak? Sevgili kardeşlerim, abilerim, ablalarım, çok karmaşık bir ortamda, kurdun kuzu kılığına büründüğü bir süreçte çocuk yetiştiriyoruz, geleceğimiz olan çocuklarımıza manevi değerlerimizi öğretmeyi onları bu tuzaklardan uzak tutmayı ve bilinçlendirmeyi unutmayalım.

Çocuktur, gökkuşağı bayrağının anlamını bilmesede olur, hem ayıptır, ben çocuğumla bunu konuları konuşmam demeyin, zira sizin boş bıraktığınız beyinleri gerek okullarda, gerek sanal ortamlarda başkaları tasvip etmediğiniz konularla dolduracaktır. Bilinçli bir toplum ve bilinçli bir nesil için mutlaka çocuklarınızla bu önemli konuyu konuşun.

Sevgi ve dua ile ...