Avusturya'da inşaat sektörü, artan maliyetler, ekonomik belirsizlik ve yüksek kredi faizleri nedeniyle ciddi bir durgunluk yaşıyor. Konut ihtiyacı yılda 40.000 ila 60.000 birim arasında olmasına rağmen, şu anda bu ihtiyacın yalnızca %40’ı karşılanabiliyor. Artan inşaat maliyetleri ve vatandaşların yüksek faiz oranları nedeniyle kredi çekmekten kaçınması, sektörü olumsuz etkiliyor.
İnşaat malzemeleri üreticisi Baumit’in Genel Müdürü Georg Bursik, mevcut ekonomik koşulları değerlendirerek, "Kimse kredi çekmek istemiyor çünkü birçok insan gelecek yıl işinin olup olmayacağından emin değil" ifadelerini kullandı. Ekonomik belirsizlikler nedeniyle tüketiciler tasarrufa yönelirken, inşaat sektörü yatırım yapacak müşteri bulmakta zorlanıyor.
Sanasyon Eksikliği ve Artan İnşaat Maliyetleri
İnşaat sektöründeki bir diğer önemli sorun ise mevcut binaların yenilenmesi için yeterli teşvik ve finansman sağlanmaması. Bursik, binaların mümkün olduğunca uzun süre kullanılmasının iklim açısından en mantıklı seçenek olduğunu belirterek, yenileme (sanasyon) projelerine daha fazla yatırım yapılması gerektiğini vurguluyor. Ancak sanasyon teşviklerinin kaldırılması ve finansal desteğin azalması, bu tür projelerin hayata geçirilmesini zorlaştırıyor.
Özellikle 1990 yılı öncesinde inşa edilen binaların büyük bir bölümünün yenilenmeye ihtiyacı olduğu belirtilirken, hükümetin sanasyon projelerini teşvik etmek yerine bu alandaki destekleri azaltması sektör temsilcileri tarafından eleştiriliyor. Baumit Satış Direktörü Rudolf Ofenschiessl, eski binaların enerji verimliliğini artırmak için büyük bir fırsat sunduğunu ancak yeterli yatırım yapılmadığını belirtiyor.
Tüketiciler Sürdürülebilir Çözümlere İlgi Göstermiyor
İnşaat sektörü, daha çevreci ve sürdürülebilir malzemeler üretmeye yönelse de tüketiciler genellikle bu tür ürünlere ek maliyet ödemek istemiyor. Baumit’in geliştirdiği yeni nesil ekolojik sıvalar ve inşaat malzemeleri, karbon emisyonlarını azaltmaya yardımcı olabilir. Ancak müşteriler bu tür ürünleri tercih etmek yerine daha ucuz geleneksel malzemelere yöneliyor.
Bursik, bu konuda “Ne yazık ki insanlar daha çevreci çözümler için ekstra ödeme yapmaya istekli değil” diyerek, sürdürülebilir inşaat teknolojilerinin benimsenmesinin önündeki en büyük engelin maliyet faktörü olduğunu belirtti.
Beton Tasarrufu ve 3D Baskı Teknolojisi
Sektörde maliyetleri düşürmek ve daha verimli inşaat yöntemleri geliştirmek için 3D baskı teknolojisi de kullanılmaya başlandı. Baumit, beton kullanımını azaltmak için inşaat sahalarında doğrudan 3D baskı ile şekillendirilmiş boşluklu yapı elemanları üretmeye başladı. Bu teknoloji, bazı bölümlerde betonun tamamen doldurulmasının gereksiz olduğu projelerde uygulanıyor.
Bu yöntem, hem inşaat maliyetlerini düşürmeye hem de çevresel etkileri azaltmaya yardımcı oluyor. Salzburg’da yapılan bir bisiklet köprüsü ve eski bir fabrika binasının konutlara dönüştürülmesi projelerinde bu teknoloji başarılı bir şekilde kullanıldı. Ancak bu yenilikçi çözümler, henüz büyük ölçekli projelerde yaygın olarak uygulanamıyor.
Bürokratik Engeller ve Çözüm Önerileri
Sektör temsilcileri, devletin mali destek sağlamasını beklemek yerine bürokratik engellerin kaldırılması ve inşaat yönetmeliklerinin sadeleştirilmesi gerektiğini savunuyor. Bursik, “Devletin bütçesi zaten kısıtlı. Ancak inşaat sektörünün önünü açmak için farklı çözümler üretilebilir” diyerek, yeni hükümetten şu adımları atmasını talep ediyor:
- Bürokratik işlemlerin azaltılması ve inşaat izin süreçlerinin hızlandırılması,
- Bina yönetmeliklerinin esnetilmesi, özellikle gereksiz bazı yapı normlarından feragat edilmesi,
- Bina sınıflandırmalarında daha esnek kurallar uygulanması,
- Sanasyon projelerinde işveren maliyetlerinin düşürülmesi,
- Konut projeleri için ayrılan devlet fonlarının sadece bu alanda kullanılması.
Özellikle Bina Sınıfı E adı verilen yeni bir modelin uygulanması gündemde. Bu model, bazı yapı normlarının esnetilmesini ve gereksiz teknik standartların kaldırılmasını öngörüyor. Bu tür düzenlemeler sayesinde inşaat maliyetlerinin %20'ye kadar azaltılabileceği belirtiliyor.
Otopark Zorunluluğunun Kaldırılması ve Konut Maliyetlerinin Düşürülmesi
Baumit yöneticileri, şehir merkezlerinde otopark zorunluluğunun kaldırılmasının inşaat maliyetlerini düşürebileceğini savunuyor. Özellikle Viyana gibi büyük şehirlerde birçok insanın otomobili olmamasına rağmen yeni konut projelerinde otopark alanlarının zorunlu tutulması, inşaat maliyetlerini gereksiz yere artırıyor.
Bursik, “Viyana’da birçok insanın arabası yok, ancak inşaat projelerinde hâlâ otopark alanı zorunlu tutuluyor. Bu, maliyetleri artırıyor ve konut fiyatlarını yukarı çekiyor” diyerek, otopark düzenlemelerinin esnetilmesini öneriyor.
Sektörün Geleceği Belirsizliğini Koruyor
İnşaat sektörü, maliyetleri düşürmek ve sürdürülebilirliği artırmak için yenilikçi çözümler geliştirmeye devam etse de yüksek faiz oranları, azalan teşvikler ve tüketici güveninin düşük olması nedeniyle sektörün büyümesi zor görünüyor.
Bursik, “Şu anda inşaat sektörü için kritik bir dönemdeyiz. Taleplerimizi hükümete sunuyoruz, ancak yeni yönetimin bu konuları ne kadar dikkate alacağını bilmiyoruz” diyerek, sektörün geleceğinin belirsizliğini koruduğunu belirtti.
İnşaat sektörü temsilcileri, özellikle bürokratik engellerin azaltılması, konut projeleri için fonların etkin kullanılması ve sanasyon teşviklerinin artırılması gibi adımların atılmasını bekliyor. Ancak bu taleplerin yeni hükümet tarafından nasıl değerlendirileceği henüz netlik kazanmış değil.
Copyright © www.havadis.at. Tüm Hakları Saklıdır. Havadis.at yayımladığı haber, fotoğraf ve görüntü ile internet ve wap için oluşturduğu her türlü bilgi, havadis.at yönetiminin izini olmadan hiçbir şekilde kullanılamaz.