Seçim sonucunda FPÖ yüzde 28,8 oy alarak 58 sandalye kazandı. ÖVP büyük bir kayıp yaşadı ve 19 sandalye kaybederek tarihinin en kötü sonuçlarından birini elde etti. SPÖ ise küçük bir düşüş yaşasa da, KPÖ ve Bierpartei’nin baraj altında kalması sayesinde bir sandalye kazandı. NEOS iki sandalye eklerken, Yeşiller ciddi bir kayıp yaşadı ve 11 sandalye kaybetti.
İki Partili Koalisyonlar İmkansız Gibi Görünüyor Matematiksel olarak, sadece FPÖ-ÖVP veya FPÖ-SPÖ koalisyonları mecliste çoğunluk sağlayabilir. Ancak hem SPÖ hem de ÖVP, FPÖ ile iş birliği yapmayı reddetti. ÖVP lideri Karl Nehammer, seçim öncesi söz verdiği gibi FPÖ ile bir koalisyona karşı olduğunu tekrar vurguladı.
Üçlü Koalisyon Alternatifleri ÖVP ve SPÖ’nün birlikte oluşturduğu geleneksel “Büyük Koalisyon” sadece 93 sandalyeye ulaşarak zayıf bir çoğunluk sağlayabilir, bu da hükümetin istikrarsız olmasına yol açabilir. Üçlü koalisyon seçenekleri, ÖVP-SPÖ-NEOS veya ÖVP-SPÖ-Yeşiller kombinasyonları daha güçlü bir çoğunluk sunuyor. Ancak, bu tür üçlü koalisyonlar Avusturya tarihinde ilk kez deneneceği için zorlu müzakereler gerektirecek.
Van der Bellen’in Rolü Cumhurbaşkanı Alexander Van der Bellen, seçim sonrası yaptığı açıklamada, hükümeti kuracak kişiyi belirlemek için tüm partilerle görüşeceğini söyledi. Van der Bellen, sürecin zaman alabileceğini belirtti ancak bu sürenin Avusturya’nın geleceği için iyi bir yatırım olacağını vurguladı.
Avusturya, şimdi hükümetin nasıl şekilleneceğini ve kimlerin ülkeyi yöneteceğini belirlemek için uzun ve belirsiz bir koalisyon pazarlığı sürecine girmiş durumda.