Avusturya’da ÖVP ve FPÖ arasında devam eden koalisyon görüşmeleri, ülkenin siyasi geleceğine dair büyük soru işaretleri yaratıyor. FPÖ’nün Avrupa ve demokrasi karşıtı duruşu, koalisyon müzakerelerinde temel bir anlaşmazlık kaynağı olurken, ÖVP’nin FPÖ ile iş birliği yaparak iktidarda kalma çabası ciddi eleştirilere yol açıyor.

ÖVP'nin FPÖ’ye Bağımlılığı Eleştiri Topluyor

ÖVP, uzun süredir Avusturya’nın en büyük siyasi gücü olarak konumunu korusa da, son seçimlerde yaşadığı oy kaybı nedeniyle hükümeti kurabilmek için FPÖ ile anlaşmaya yöneldi. Ancak bu adım, sadece FPÖ’nün aşırı sağ politikalarına boyun eğmek anlamına gelmiyor, aynı zamanda Avusturya’nın Avrupa’daki rolünü ve uluslararası ilişkilerini de riske atıyor.

Özellikle FPÖ’nün Avrupa Birliği ile askeri iş birliklerinden çekilme önerisi ve Rusya ile geçmişte kurduğu yakın ilişkiler, partiye olan güveni sarsıyor. Sky Shield gibi uluslararası savunma projelerinden çıkmayı savunan FPÖ, Avusturya’nın tarafsızlık statüsünü kullanarak dış politikada daha izole bir yol izlemeyi öneriyor. Bu da ülkenin uluslararası ortaklarıyla olan güven ilişkisini zedeleyebilir.

FPÖ’nün Politikaları Avusturya’yı Nereye Götürüyor?

FPÖ’nün son yıllardaki politikaları, AB karşıtlığı ve içe kapanmacı bir yönetim anlayışı ile şekillendi. Özellikle Ukrayna Devlet Başkanı Volodimir Zelenskiy ve Avrupa Komisyonu Başkanı Ursula von der Leyen’i hedef alan propaganda afişleri, partiye yönelik eleştirileri artırdı. Bu noktada, FPÖ’nün gerçekten AB yaptırımlarını destekleyerek Avrupa’nın bir parçası olmaya devam edip edemeyeceği sorgulanıyor.

ÖVP içinde bile, FPÖ ile iş birliğinin uzun vadeli etkileri konusunda endişeler var. Hükümet görüşmelerinde, FPÖ’nün birçok kritik konuyu doğrudan müzakere etmek yerine son aşamada ÖVP’ye baskı yaparak kabul ettirme stratejisi izlediği belirtiliyor.

Alternatif Koalisyon Mümkün mü?

FPÖ ve ÖVP arasındaki müzakereler sıkıntılı ilerlerken, muhalefet partileri SPÖ, Neos ve Yeşiller’in farklı bir hükümet modeli oluşturma ihtimali giderek daha fazla konuşuluyor. ÖVP’nin FPÖ’ye mahkûm olmadığı, farklı bir koalisyon yolunun hâlâ mümkün olduğu vurgulanıyor. Ancak bunun gerçekleşmesi için, SPÖ’nün sessizliğini bozması ve ÖVP’yi FPÖ yerine farklı bir hükümet formülüne ikna etmesi gerekiyor.

Muhalefetin birleşerek ÖVP’ye FPÖ’süz bir alternatif sunması, Avusturya’nın demokratik değerlerini korumak için önemli bir adım olabilir. Ancak bu gerçekleşmezse, Avusturya FPÖ’nün radikal politikalarıyla şekillenecek bir hükümet modeline doğru ilerleyebilir. Bu da hem ülkenin iç politik dengelerini hem de uluslararası konumunu kökten değiştirebilir.

Copyright ©  www.havadis.at. Tüm Hakları Saklıdır. Havadis.at yayımladığı haber, fotoğraf ve görüntü ile internet ve wap için oluşturduğu her türlü bilgi, havadis.at yönetiminin izini olmadan hiçbir şekilde kullanılamaz.