Elazığ'ın Sürsürü Mahallesi'nde, merkez üssü Sivrice ilçesi olan 6,8 büyüklüğündeki depremde yıkılan Dilek Apartmanı'nda ailesiyle yaşayan Hüseyin Civelek (45), eşi Ayşe (46), oğulları Zekeriya (13) ve Muhammed Salih (9) ile binanın altında kaldı.

Oğlu Zekeriya ile yaklaşık 12 saat süren çalışma sonucunda enkaz altından yaralı çıkarılan Civelek'in tedavisi, Fırat Üniversitesi Hastanesinde sürüyor.

Civelek, eşi ve çocuklarıyla evinin salonunda oturdukları sırada sarsıntının başladığını belirtti.

Eşi ve iki oğlunun korkuyla dışarı çıkmak için koridora doğru koştuğunu, kendisi de onları takip ederken duvarların yıkılmaya başladığını dile getiren Civelek, "Duvarlar benim ve Ayşe'nin üzerine yığılınca çocuklar aramızda sıkıştı. Hanım zaten fazla dayanamadı. Küçük oğlum sürekli bağırıyordu, eşimin altında kalmıştı. Benim üzerime blok düşmüştü zaten, hareket edemiyordum, çaresizdim." ifadelerini kullandı.

"Ne olduğunu anlamamıştık"

Civelek, eşi ve küçük oğlunun enkaz altında geçirdiği her dakikanın kendisine bir ömür gibi geldiğini söyledi.

Küçük oğlunun yardım talebinin hala kulaklarında yankılandığını anlatan Civelek, şöyle devam etti:

"Vefat eden oğlum, 'Baba kurtar beni ölüyorum.' diyordu. Yapacak bir şey yoktu, hareket edemiyordum. Büyük oğlum yanımda bağırıyordu. 'Baba ölme, kurtulacağız.' diye sürekli bana sesleniyordu. Karanlıktı ve ne olduğunu anlamamıştık. Kolum boştaydı, eşime elimi uzattım, koluna baktım, nabzı yoktu. Daha sonra oğlumun koluna uzandım, o da ölmüştü."

"Unutulmayacak izler bıraktı"

Civelek, depreminin kendisinin ve oğlunun hayatında unutulmayacak izler bıraktığını kaydetti.

Yaşadıkları acı karşısında metanetli olmaya çalıştıklarına işaret eden Civelek, "Allah kimsenin başına böyle bir acı daha vermesin. Eşim ve oğlum gitti, büyük oğlumla kaldık. Devletimiz bizleri yalnız bırakmıyor, Allah böyle bir afet daha vermesin." ifadelerini kullandı.