Eski Avusturya Dışişleri Bakanı Karin Kneissl, Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu’nun davetlisi olarak geldiği Türkiye’de Hürriyet’in sorularını yanıtladı. Kneissl, Türkiye’nin Avrupa Birliği (AB) için stratejik ortak olduğunu kaydetti.

Dışişleri Bakanlığı tarafından düzenlenen 11’inci Büyükelçiler Konferansı’nda bir konuşma yapmak üzere Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu’nun davetlisi olarak Türkiye’ye gelen Avusturya’nın eski Dışişleri, AB ve Entegrasyon Bakanı Karin Kneissl, modacı Atıl Kutoğlu’nun daveti üzerine bir günlüğüne geldiği İstanbul’daki Le Meridien Otel’de Hürriyet’in sorularını yanıtladı:

Siz Dışişleri Bakanlığı görevine gelene kadar, Avusturya’daki Türkiye karşıtı söylemlerden dolayı Avusturya ile Türkiye’nin ilişkileri çok gergin bir zemindeydi. Ancak siz görevdeyken Türkiye’nin AB için önemini vurguladınız, size göre Türkiye’nin AB açısından önemi nedir?

Türkiye AB için stratejik ortaktır ve aynı zamanda kendi başına bölgede çok merkezi bir ülke konumundadır. Geçmişte üniversite hocasıyken sık sık Orta Asya Cumhuriyetleri’nde ve Ortadoğu’da ders vermeye gittiğimden dolayı hep İstanbul’dan geçtim ve İstanbul’u çok sık ziyaret ettim. Özellikle Türkiye’nin Orta Asya ülkelerinde çok büyük bir rolü var. Sovyetler Birliği dağıldığından bu yana Türk girişimcilerin, işadamlarının, inşaat ve hizmet sektörünün rolü olmasaydı bu ülkeler bugün oldukları hale gelemezdi.

2021 KÜLTÜR YILI OLACAK’

Peki 2017’da siz göreve geldikten sonra Avusturya- Türkiye arasındaki ikili ilişkilerde ne değişti?

- Ben göreve gelmeden önce birbirimiz hakkında konuşuyorduk ancak birbirimizle konuşmuyorduk. Dışişleri Bakanı olduktan sonra ilk aradığım kişilerden biri Mevlüt Çavuşoğlu oldu. Bu telefon konuşmasında da kendisine Türkiye’ye derin bir saygı duyduğumu söyledim. Ona “İlişkilerimizde yeni bir sayfa açalım” dedim. 1968’de ailemle Büyükada’da kaldığımı anlattım. Türkiye benim için gerçekten önemli bir ülke. Mevlüt Çavuşoğlu’yla da 2021’in Türkiye-Avusturya Karşılıklı Kültür Yılı olmasına karar verdik. Her ne kadar artık dışişleri bakanı olmasam da yine de bu etkinlikte mutlaka yer almak istiyorum.

Anladığım kadarıyla Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu’yla yakın bir diyaloğunuz var...

- İkili ilişkilerin gelişmesinde Mevlüt Çavuşoğlu’nun da rolü büyük, o olmasaydı bu mümkün olamazdı. İki ay önce Avusturya’da hükümet düştükten sonra dışişleri ofisindeki son günümde, tam bir belirsizliğin içindeyken birdenbire beni Çavuşoğlu aradı ve Ankara’daki büyükelçiler konferansına davet etti, bu gerçekten çok güzel bir davetti! Buraya gelip Türk diplomatlarla birlikte olmaktan büyük memnuniyet duydum.

Tecrübeli bir diplomat olarak Türk diplomatlarla ilgili izleniminiz nedir?

Türk diplomatların kalitesi gerçekten muazzam. Örneğin bundan 20-30 yıl önce ben daha tecrübesiz bir diplomatken, Türk Dışişleri’nden bizde olduğundan çok daha fazla sayıda kadın diplomat yer alıyordu. Zaten Atatürk tarafından o dönem kadınlara verilen haklara baktığınızda, Türkiye’nin o yıllarda kadın haklarına ilişkin Avrupa’dan çok daha ileride olduğunu görüyorsunuz. Türkiye’de kadınlara 1934 yılında seçme ve seçilme hakkı verildi, ama örneğin Fransa’da bu ancak 2. Dünya Savaşı’ndan sonra gerçekleşti.

‘BALODA GİYECEĞİM ELBİSE İÇİN KUTOĞLU’NU ARATTIM’

Karin Kneissl, “Her iki ülkenin de maaş ödenmeyen mükemmel bir büyükelçisi gibi çalışıyor” diye tanımladığı modacı Atıl Kutoğlu’nun hem yakın dostu hem de müşterisi. Kneissl, Avusturya Cumhuriyeti Devlet Altın Nişanı Ödülü’ne sahip olan Atıl Kutoğlu ile arkadaşlıklarının nasıl başladığını şöyle anlattı: “Geçen sene Viyana’nın en önemli kültür-sanat olaylarından biri olan, Tarihi Viyana Devlet Operası’nda gerçekleşen Viyana Opera Balosu’ndan bir hafta önceydi, ben de kendime o gece için güzel bir elbise arıyordum. Kabinedeki bir arkadaşım Atıl Kutoğlu’nu önerdi, ben zaten kendisini takip ediyordum, hemen mağazasını arattım. İlk giydiğim elbiseyi de aldım.” Kutoğlu ise o günü şöyle anlattı: “New York’ta iş gezisindeydim, bir gün Viyana’da butikte çalışan arkadaşlar beni aradı ve ‘Avusturya Dışişleri Bakanı geldi’ dediler! Ona uygun elbise bulunamayacak diye korktum ama Allah’tan kendisi beğendiği bir elbiseyi bulup almıştı bile.”

‘PUTİN’İN DÜĞÜN HEDİYESİ KAZAK KOROSU OLDU

Geçtiğimiz yaz evlenen Kneissl’ın Avusturya’daki düğününe Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin de özel konuk olarak katılmıştı. Meğer Putin, kendisine hediye olarak Kazak Korosu’nu da yanında getirmiş! Kneissl, Putin’in düğününe gelişinin hikayesini şöyle anlatıyor: “Putin’le ilk kez 2001’de tanışmıştım, eski ABD Başkanı Bush’la görüşmek için Slovenya’ya gelmişti. Geçen sene Avusturya Cumhurbaşkanı’nın davetlisi olarak Viyana’ya geldiğinde Dışişleri Bakanı olarak gündüz ona ben eşlik etmiştim. O sırada da düğün hazırlıkları yapıyordum ve davetiyeler elime yeni geçmişti. Eşime ‘Rusya Devlet Başkanı Putin’i de düğünümüze davet edelim mi?’ diye sordum çünkü ikimiz de 50 yaşından sonra ilk kez evleniyorduk ve mutluluğumuzu herkesle paylaşmak istedik. Putin’e davetiyesini verdiğimizde yüzümüze baktı ve kocama ‘Sen çok cesur bir adamsın!’ dedi. Çünkü beni az-çok tanımıştı.”

 

Kaynak: Hürriyet Avrupa